Menu
 


Nuh(a.s) gemi
İddia:

"Efsane gerçekten efsaneymiş Nuhun Gemisi adlı belgeselde, sunucu Jeremy Bowenın bilim adamları ve tarihçilerle yaptığı mülakatlar ekrana getirildi. 

Bilim adamları, tüm dünyanın efsanede yer aldığı gibi sular altında kalmasının mümkün olmadığını, dünyanın tüm okyanuslarında bu kadar büyük miktarda su bulunmadığını, 40 gün ve gece boyunca hiç durmadan yağmur yağsa bile bunun gerçekleşmeyeceğini belirtti. 

İngiliz yayın kurumu BBCnin hazırladığı bir belgeselde, Nuhun gemisi efsanesinin, bilimsel temellerden yoksun olduğu, gerçeklere dayanmadığı ve Gılgamış Destanının süslenip geliştirilmiş hali olduğu öne sürüldü. Efsanede, yaklaşık 7 bin 600 yıl önce, tüm dünyayı sular altında bırakan bir selin meydana geldiği anlatılıyor. 

Tarihçiler de, Titanicin üçte ikisi büyüklüğünde bir geminin, o dönemin teknolojisiyle inşa edilemeyeceğini, gemiye her türden hayvanı yerleştirmenin de en az 35 yıl alacağını belirtti. 35 yılda ancak yüklenir Tarihçilere göre Yahudiler, Gılgamış Destanını abartıp süsleyerek Nuhun gemisi efsanesini yarattı. Gılgamış Destanı, M.Ö. 2700lerde ailesiyle birlikte sele kapılarak denize sürüklenen Uruk Kralı Gılgamışın hayatta kalma mücadelesini anlatıyor. Pek çok tarihçi ve bilim adamı, Nuhun gemisinin, Ağrı Dağında olduğunu düşünüyor. Abartıp süslemişler."

Cevap:

Bir çok inanan(müslüman) bu olayın dünyayı kapsadığını düşünmektedir. Bu şekilde düşünmelerinin nedeni nuh tufanını Kur'an ayetlerine göre değerlendirmemelerinden dolayıdır... Kur'an'ın açıklamadığı noktaları (Adem (a.s) örneğindeki gibi) illa tamamlamak isteyenler bu tür hikayeler uydurmuştur.

Öncelikle bilindiği üzere her bir topluma/kavme nebiler  ve resüller gönderilmiştir(14:4,16:36,35:34). Tüm insanlığa(dünyaya) sadece son nebi Muhammed(a.s) gönderilmiştir.(4:79,34:28) Tufanlar bütün dünyayı kapsaması gereken bir ceza şekli değildir. Ancak uyarılan halkı/toplumu etkiler.Örneğin 7:133 ayetinde belirtildiği gibi bu tufandan Firavun ve ali(yakınları, taraftarları) helak olmuştur. 
7:59 Nuh'u halkına gönderdik: "Ey halkım, Allah'a kulluk edin. O'ndan başka bir tanrınız yoktur. Sizin için büyük günün azabından korkarım," dedi.
Bu ayette de bildirildiği gibi Nuh (a.s) tüm insanlığa(dünyaya) değil, kendi toplumuna/halkına gönderildi. Allah(c.c) toplumlara nebi göndermeden o toplumları helak etmez.(26:208,28:59)
54:10 Rabbini çağırdı, "Ben yenildim; bana yardım et."
71:26-27" Nuh dedi ki, 'Rabbim, yeryüzünde bir tek inkarcı bırakma.''Onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve ancak bayağı inkarcılar doğururlar.'"
Nuh(a.s) o kadar zülüm görmüş / bunalmış ki yeryüzünde bir inkârcı bırakma diyerek beddua etmiş! 
(4:148 Ayetine göre zulüm görenler beddua edebilir.) Burada ki "yeryüzü"den kasıt tüm insanlık mı? 
Yoksa çağrıya rağmen inkar edenleri yeryüzünde yaşatma anlamında mı? Bunu şu ayetlerden anlayabiliriz.
26:117-118 "Dedi ki, 'Rabbim, HALKIM beni yalanladı.''Benimle onların arasını aç; beni ve beraberimdeki inananları kurtar.'"  
7:64 "Onu yalanladılar. Bunun üzerine onu ve gemide beraberinde bulunanları kurtardık. Ayetlerimizi yalanlayanları ise boğduk. Onlar kör bir halktı." 
Nuh(a.s) inkar eden, zülmeden halkını, Allah(c.c) 'den yeryüzünde yaşatmamasını istemektedir. Görüldüğü gibi Nuh tufanı cezası Nuh kavmiyle sınırlıdır. Bütün dünyayla ilgili değildir. Nuh bütün dünyaya gönderilmiş bir peygamber değildi. Zira onunla çağdaş olup kavmine tebliği olayında başka Resüllerde ona yardım ediyorlardı bunu şu ayetten anlamaktayız.
25:37 "Benzer şekilde, Nuh'un toplumu da elçileri yalanlayınca, halk için bir ders olsun diye onları boğduk. Zalimler için acı bir ceza hazırlamışızdır."

Peygamberlerin bu şekilde irtibatlı oldukları tebliğ olayları Kuran’da vardır. Ya da tebliğ görevinde aynı kavme beraber Musa ve Harun gibi. Yada ayrı ayrı kavimlere İbrahim ve Lut gibi. Bunun şunun için yazdım kim bilir Nuh zamanında dünyada kaç kavim vardı ve bu kavimlere kaç peygamber tebliği yapıyordu. Bu öyle bir durum ki bir çağdaş olmalarına rağmen birlerinden dünyanın uzak noktalarında tebliği görevi yapan peygamberler birbirlerini duymamış ve görmemiş olabilir. Her peygamber esas itibarıyla görevli olduğu kavimle ilgilidir. Bu duruma göre Nuh peygamberin kavmine Tufan cezası indiğinde öbür kavimlere de inmesi gerekmez. Dolayısıyla Nuh(a.s)'ın duasında yeryüzünde inkar edenleri yaşatma ile söylediği onun halkından inkar edenleri kapsamaktadır. Kuran’da Kavimler yan yana olsalar bile ayrı kavim olarak tanımlanırlar. Bunu şu ayetten anlayabiliriz:
 5:22 Dediler ki: "Musa, orada zorba bir topluluk var. Onlar oradan çıkmadıkça biz asla oraya girmeyiz. Çıkarlarsa gireriz."
Kavim derken illaki büyük bir topluluk düşünmemek gerek. Örneğin Yunus peygamber 100.000.- veya daha fazla kişiden oluşmuş bir topluluğa, bunun manası 200.000.- kişiden azdılar. Fakat buna rağmen bir peygamberin tebliği için o çağda ve coğrafyada  nüfus olarak büyük bir topluluktular Bundan dolayıdır ki nüfus sayıları vurgulanmış. Lut peygamber bir şehre gönderilmiş .Hemen yakınında İbrahim peygamber başka bir yerde.. Bununla şunu vurgulamak istiyorum. Kavim derken ile büyük ülkeler ve nüfusları akla gelmemelidir. Örneğin Salih peygamberin kav mı bir dişi devenin su içme sırasından etkilenecek sayı kadardı. Bakınız, 26:155,156,158 
11:36 "Nuh'a vahyedildi: 'Şu ana kadar inanmış olanların dışında artık HALKından hiç kimse inanMAyacaktır. Onların tavırları seni üzmesin.' 'Gözetimimiz altında vahyimizle gemiyi yap. Zalimler için bana baş vurma; onlar suda boğulacaklardır.'" 
54:12 "Yerden de pınarlar fışkırttık. Nihayet sular, daha önce belirlenmiş seviyeye ulaştılar."
11:40"Nihayet emrimiz gelip de gök kaynayıp taşınCA, kendisine dedik ki: 'Her TÜR'den birer çifti, daha önce mahkum edilmiş olanlar hariç, çoluk çocuğunu ve inananları ona yükle.' Kendisiyle birlikte inanmış olanlar zaten BİR KAÇ kişiydi."
"Her türden birer çifti al": kasıt ne? 
39:6 "Sizi bir tek kişiden yarattı, sonra ondan da eşini var etti. Size sekiz TÜR çiftlik hayvanı indirdi. Sizi annelerinizin karınlarında, üç karanlık içinde yaratılıştan yaratılışa geçirerek yaratmaktadır. Rabbiniz olan Allah işte budur. Egemenlik O'na aittir. O'ndan başka tanrı yoktur. Nasıl da çevriliyorsunuz? "
6:143 "Sekiz çift: Koyundan iki, keçiden iki... De ki: "İki erkeği mi haram etti, iki dişiyi mi, yoksa o iki dişinin rahimlerindekileri mi?" Doğru sözlüler iseniz, bir bilgiye dayanarak bana cevap verin. "
6:144 Deveden iki, sığırdan iki. De ki: "İki erkeği mi haram etti, iki dişiyi mi, yoksa o iki dişinin rahimlerindekini mi? Allah'ın size böyle emrettiğine tanık mı oldunuz? Halkı bilgisizce yoldan saptırmak için, yalan uydurup onları Allah'a yakıştırandan daha zalim kim olabilir? Allah zalim toplumu doğru yola iletmez."
Allah(c.c) biz insana kaldıramayacağı yükü yüklemeyiz(2:286) demektedir. Nuh (a.s)'da kendi güçü/kapasitesi yettiği kadar bir gemi/sandal yapmasını istemiştir.(11:38) Her coğrafi bölgenin kendine has farklı bir bitki örtüsü ve hayvan türü vardır. Nuh(a.s)'ın yaşadığı bölgesinden, sular taşarken/yükselirken (demek ki fazla uzun bir zaman değil ) kendisine inanan bir kaç kişi ile boğulma ( ve düşük bir ihtimalle de türlerinin yok olma) riski olan hayvan türlerinden birer çift alması ve gemiye binilmesi isteniyor.

Nuh tufanında tüm dünyayı kapsasaydı (ve gemiye binenler hariç tüm insanları helak olsa) idi.
Nuh a.s'a gemiden inince topluluğa selam vermesi istenilmezdi.


 11:48 "Şöyle denildi: "Ey Nûh! Sana ve seninle beraber olanlardan diğer gruplara bizden bereketler ve bir selamla aşağıya in. Bazı ümmetler de var, kendilerini önce nimetlendireceğiz sonra bizden acıklı bir azap hepsini kucaklayacak."

Sonuç
;
Nuh tufanı, tüm dünyayı saran bir tufan değil, bölgeseldir.
Nuh'un gemisi dünyadaki tüm hayvanları değil etraftaki çiftlik hayvanları ile bir kaç inananları alacak büyüklükte bir gemidir."Kur'anın içinde aklı aşan unsurlar vardır ama akla aykırı unsurlar yoktur."
_________________________________________________________________________________

www.kuranasor.com

Yorum Gönder

 
Top